Üniversitelere dair retorikle realite arasında her zaman büyük bir uçurum vardı. Başka türlü söylersek, gerçekte var olan reel üniversite, tevatür edilenden farklıydı. Üniversitelerin özgür tartışma odakları oldukları, her türlü düşüncenin özgürce/sınırsızca tartışılabildiği, yeni ve orijinal fikirlerin filizlenip-yeşerdiği, evrensel bilginin ve bilimin üretildiği, her dönemde toplumun bir kaç adım önünde olan, “bilim yuvaları” oldukları vb… şeklinde yaygın bir tevatür üretilmiş durumdadır. …
Devamı »Güncel Yazılar
Güney Amerika’da siyasetin dinamikleri ve krizin etkileri – Erol Anar
Tarihi kısaca hatırlarsak; Latin Amerika’nın sömūrgeciler tarafından “keşfi”, aynı zamanda kıtanın yerli halklarına karşı yapılan būyūk çaplı soykırımların da tarihidir. Başka bir acılı tarih de bu kıtada askeri darbelerin ve cuntaların tarihidir. Kıtada siyasetin dinamiklerini anlamak için kolonizasyon tarihine kadar uzanmak gerekmektedir. Bugün ‘’Latin Amerika’’ olarak tabir ettiğimiz bölge ülkeleri, Avrupa tarafından sömürüldükleri, yine Avrupa’dan ithal virüslerle ve bilumum hastalıklarla …
Devamı »Suudi bloku, İslam Ordusu ve polisi: Petro dolar’ın hegemonyası! – Hakan Güneş
Sadece İslam Zirvesi, İslam Ordusu ve İslam Polisi gelişmelerinde değil, Irak, Suriye, Libya ve Yemen’deki savaşlarda ve tüm Ortadoğu, Kuzey Afrika ve hatta Sahra-altı Afrika bölgesinde yaşanan çatışmalarda Suudi faktörü hesaba katılmadan ne süreci anlamak ne de soruna bir çözüm yaklaşımı üretmek mümkündür. Suud hanedanının Petrol Krallığını kadınlara ehliyet vermeyen, daha düne kadar çadırlarda yaşayan şeyhlerin petrol satıp körfezde ahlaksızca …
Devamı »SAVAŞ AĞIR SUÇTUR – Smedley Butler (1935)
Çevirmenin notu: Savaş esnasında işlenen soykırım, savaş suçu, insanlığa karşı suçları ve bu suçların unsurları arasındaki farklılıkları araştırırken, bir tesadüf sonucu Smedley Butler’ın yazısı ile karşılaştım. Yazının başlığı olan „Savaş Ağır Suçtur“ çok şey söylüyordu. Araştırdığım kavramlarla da bir ilgisi olabilir diye okumaya başlayınca, beklediğim gibi bir yazı olmadığını, İkinci Dünya Savaşı’nın gelişini fark eden yazarın, savaşın kendisinin organize, ağır …
Devamı »TOPLUMU BİÇİMLENDİREN OLGULARIN TARİHSEL EYLEMİ -2- Nazım Can
“Materyalist dünya görüşü, doğanın, olduğu gibi, hiç bir şey katmaksızın kavranmasıdır.” Engels, “Yeni toplumun, eski toplumdan, başlayan doğuşu; eski toplumdan, yeni topluma geçiş biçimi; doğal bir tarih sürecidir.” Lenin, “Kurtuluş, tarihsel bir olgudur. Zihinsel bir iş değildir. (…) İlk gereksinmenin kendisi bir kez sağlandığında, sağlama eylemi ve bu sağlama işinden kazanılmış olan alet, yeni gereksinmelere iter. Ve yeni gereksinmelerin bu …
Devamı »