Pazar 4 Ekim 2020 0:00 Kolaj: Independent Türkçe Mısır‘daki eski tarihli Kıpti kiliselerini araştırırken, internette bir serüven karşıma çıkıverdi. Konuyu ilginç buldum; benim ilgimi çekiyorsa, bir şekilde okuyucununkini de çeker diyerek yazmaya karar verdim. Doğrusu, bu öyküyü daha önce hiç duymamıştım. Hıristiyan inancını benimsemiş olanların dışındaki yüz milyonlarca insanın da bundan haberdar olmadığını düşünüyorum. Meryem Ana, Hz. İsa ve Yusuf Naccar’ın …
Devamı »Güncel Yazılar
HAYVANLAR HAKLI – HAKAN YURDANUR
” Kuşkusuz tüm canlıların yaşam hakkı vardır ve nedeni , niçini ile gerekçelendirilmek zorunda değildir.” Ne yazık ki teoride doğru olan bu kavrayış neoliberal sistemde karşılık görmüyor. Bir canlının yararlı yada zararlı olup olmadığına , yaşayıp yaşamamasına *insan* karar veriyor! Hatta insan denilen bu geniş kümenin içinde bir alt küme olarak var olan küçük bir azınlık kararları emrediyor ! Öyle …
Devamı »153. YILDÖNÜMÜNDE KAPİTAL’İ YENİDEN OKUMAK
Kelebek, tırtıl, koza —bu sırayla 14.09.2020 Gencer Çakır 14 Eylül Kapital’in yayınlanışının 153. yıldönümü. Bu muazzam eseri okumak, okunmuşsa yeniden ve yeni bir gözle okumak için bir vesile daha. Meta, para, değer nedir, nasıl bir ilişki içindedir? Kapital’i David Harvey’in “koza-kelebek”i, Kojin Karatani’nin “izonomi”si, Maorilerin “hau”su, Roy Bhaskar’ın “gerçekliğin üç katmanı” ile ele almak nasıl bir ufuk açar? Türkiye ekonomisinin krizine Kapital’in kavramlarıyla …
Devamı »Demokrasiden demagojiye – Kadir Cangızbay *
30 Eylül 2020 Çarşamba Rejim değişti ve biz tek adam rejimine geçtik. Böyle bir değişiklik, isterse halk oylaması sonucunda olsun, kabul edilebilir mi? Hayır… Demokrasi(demos=halk; kratos=güç, kudret), insanların yaşadığı toprakla bütünleşmesidir. Tek adam rejimi ise o toprakta yaşayan insanların o topraklar üzerindeki haklarından, karar verme yetkisinden vaz geçmesidir; yani demokratik değil, tümüyle anti-demokratik bir karar veriştir. Vakıa 2018 oylamasında böyle …
Devamı »GÖSTERİNİN İMAJSALLIĞI VE BOĞULAYAŞAMAK – MEHMET ÇİÇEK
Marks’ın dünyanın en çok tavaf edilen düşünür olması bir tesadüfün ötesinde bir hakikatin tescil edilmesidir. Onun Hegel’in ‘’yabancılaşma’’kavramına getirdiği açılım yalnızca en çok atıfta bulunulan en fazla kurcalanan açılım olmakla kalmayıp, farklı disiplinlere de ilham kaynağı olmuştur. Guy debord’un ‘’gösteri Toplumu’’ adlı çalışması Debord’un kendi deyimiyle :’’ abartılı bir şey söylemedi’’. Sadece çağımızın fetişist oto kritiği olarak karşımıza çıktı. …
Devamı »