Özgür Üniversite Türkiye ve Ortadoğu Forumu Vakfı
Nazizm ve onun vahşetlerinin tarih sayfası, 80 yıl önce Nazi Almanyası’nın yenilgisiyle kapanmadı. Hitler’in Nazizmi -tarihin bize gösterdiği gibi- Batı egemenliğinin bir aracıydı. Batı’nın Ukrayna’da darbe düzenleyerek Rusya’ya yeniden saldırması üzerine Nazizmin Avrupa’da yeniden ortaya çıkması bu nedenle şaşırtıcı değildir.
Nazi faşizminden kurtuluşun 80. yıl dönümüne adanan 25 Nisan tarihli bölüm, Livia Gereschi’nin anısıyla başlıyor: Yabancı dil öğretmeni olan Gereschi, 6-7 Ağustos 1944 gecesi Pisani Dağları’ndaki La Romagna köyünde bir SS taburunun gerçekleştirdiği baskın sırasında kadınları ve çocukları kurtarmıştı. SS komutanını kadınları ve çocukları (bu satırların yazarı ve annesi de dahil) serbest bırakmaya ikna etmeyi başardı, ancak erkeklerle birlikte götürüldü ve 11 Ağustos’ta kurşuna dizildi. 68 sivilin katledilmesi, faşistlerin yardımıyla, Sant’Anna di Stazzema (Luca), Marzabotto (Bologna) ve diğerlerinin trajedilerini üst üste gerçekleştiren aynı tümen olan Alman 16. SS -Panzergrenadier Tümeni Reichfürer SS tarafından gerçekleştirildi.
Yazar Manlio Cancogni, 12 Ağustos 1944’te Sant’Anna di Stazzema’da 560 sivilin katledilmesini kurtulanların ifadeleriyle anlatıyor: “Almanlar, evlerinden zorla koparılan 140’tan fazla insanı kilise meydanına götürdüler. Onları yataklarından neredeyse koparmışlardı; yarı çıplak, uzuvları hala uykudan uyuşmuştu. Önce onları kilisenin cephesine yığdılar ve makineli tüfeklerinin namlularını cesetlere doğrulttuklarında onları o kadar yakın tuttular ki, darbeler altında yere düşen ve çığlık atmaya bile vakit bulamayan kurbanların dehşet dolu gözlerinde görebiliyorlardı. Hala sıcak ve belki de hala yaşayan cesetlerin üzerine, harap olmuş kilisenin sıralarını, evlerden alınan şilteleri yığdılar ve ateşe verdiler. Ve cesetlerin tükenmesinden memnun olmayarak, korkudan cansız kalmış diğer erkekleri ve kadınları alevlerin içine ittiler ve olay yerine götürdüler. Ve sonra çocuklar, bu çılgın yıkım arzusunu harekete geçiren o hassas çocuk bedenleri. Kafataslarını silahlarının dipçikleriyle parçalayıp, karınlarına sopa sapladıktan sonra evlerin duvarlarına asıyorlardı. Bunlardan yedisini alıp sabahleyin ekmek için hazırlanan fırına koydular ve orada yavaş yavaş yanmaya bıraktılar.
Nazizm ve onun vahşetlerinin tarih sayfası, seksen yıl önce Nazi Almanyası’nın yenilgisiyle kapanmadı. Hitler’in Nazizmi -tarihin bize gösterdiği gibi- Batı egemenliğinin bir aracıydı. Batı’nın Ukrayna’da darbe düzenleyerek Rusya’ya yeniden saldırması üzerine Nazizmin Avrupa’da yeniden ortaya çıkması bu nedenle şaşırtıcı değildir. CIA ve diğer gizli servisler, Şubat 2014’te Kiev’deki Maidan Meydanı’nda eylem yapan neo-Nazi militanlarını işe aldı, finanse etti, eğitti ve silahlandırdı. Neo-Nazi oluşumları daha sonra Vicenza’dan Ukrayna’ya transfer edilen ve diğer NATO birlikleriyle desteklenen 173. Hava İndirme Tugayı’ndan gelen ABD eğitmenleri tarafından eğitilen Ulusal Muhafızlara dahil edildi .
Kiev’in Ukrayna’sı, Avrupa’nın kalbinde Nazizmin yeniden canlanmasına zemin hazırlıyor. Avrupa’nın her yerinden (İtalya dahil) ve ABD’den gelen Neo-Naziler, çoğunlukla Pravy Sektor ve SS Das Reich’a benzer şekilde tasarlanmış amblemleriyle Nazi izlerini taşıyan Azov Taburu tarafından toplanarak Kiev’e geldiler. Donbass’ta Ukrayna Ruslarına karşı yapılacak askeri harekâtta eğitilip test edildikten sonra Ukrayna pasaportuyla ülkelerine geri gönderiliyorlar. Aynı zamanda Ukrayna’da genç kuşaklar arasında Nazi ideolojisi yaygınlaştırılıyor. Özellikle Azov Taburu, çocuklara ve gençlere yönelik askeri eğitim ve ideolojik eğitim kampları düzenleyerek, her şeyden önce Ruslardan nefret etmeyi öğretiyor.
Manlio Dinucci
*mondialisation.ca
