Özgür Üniversite Türkiye ve Ortadoğu Forumu Vakfı
Hala umut var mı? Kurtuluş iki kıvılcımdan gelebilir: Küresel Sumud Filosu ve Arjantin’deki Santa Fe Eyaleti Parlamentosu’nun kararı…
Birkaç gün önce, mevcut tarihsel aşamayı karakterize eden skandallar skandalının, bir yandan İsrail hükümetinin insanlığa karşı bir dizi felaket suçu işleyebileceği, diğer yandan da Amerika Birleşik Devletleri Başkanı’nın bilinçli olarak bir dizi utanç verici, değersiz ve kabul edilemez eylemde bulunarak hukukun, adaletin, insana saygının, toplum içindeki sosyal yaşamın, Toprak Ana’nın, eğitimin ve barışın temel direklerini yok edebileceği gerçeğinden ibaret olduğuna hâlâ ikna olmuştum. Oysa dünyada hiç kimse, İsrail ve Amerikan şeytani makinelerini durdurmak için harekete geçme ve karşı koyma yönünde somut bir niyet göstermiyordu. Ne devletler, ne büyük uluslararası kamu kurumları, ne çokuluslu şirketler ağı, ne güçlü STK’lardan oluşan bir koalisyon, ne de milyarlarca takipçisi olan küresel ahlaki yapılar… Yine de hepsi, her biri kendi yolunda, bunu yapacak meşruiyete ve gerçek güce sahip.
Yanılmışım. İsrail bombalarıyla durdurulsa bile, çeşitli Akdeniz limanlarından Gazze Şeridi’ne yiyecek ve ilaçla yelken açan 70’ten fazla tekneden oluşan cesur Küresel Sumud Filosu, Filistinlileri İsrail’in hapsettiği topyekûn ablukadan kurtarmak, yok etmek, öldürmek için yola çıkmış, büyük bir ışık kıvılcımını, isyan eden, adaleti savunan insanlığın varoluşunu temsil ediyor. ” İnsanlık Filosu “, bir diğer uygun isim, tüm halklar, tüm insan toplulukları için Yeni Bir Dünya’ya doğru rüzgârda yelken açan yelkenlerin sembolüdür. Gemideki üyelerin, çoğunluğu gençlerden oluşanların, kendilerini savunmak için bile silahları yok. Onlar fatih değiller. Ellerinde, binlerce yıl önce Akdeniz ülkelerinde doğmuş zeytin ağacını, barış ağacını tutuyorlar. Barış, adalet ve kardeşlik ideallerinin taşıyıcıları.
Ve yine bu bakış açısıyla, geçen hafta Arjantin’deki Santa Fe alt ulusal devletinin Parlamentosu’ndan ikinci büyük kıvılcım parladı. Rosario Ulusal Üniversitesi’nin Catedra del Agua liderliğinde Parlamento , Santa Fe Devleti Anayasası’na içme suyu ve sanitasyon hizmetleri hakkının, suyun güvenliği ve bütünlüğü hakkının ve nehirlerin, göllerin ve sulak alanların korunma hakkının tanınmasını onayladı. Su kütlelerinin hak ve görevleri olan özneler olarak anayasallaştırılması, yalnızca insan türünü değil, doğal yaşam türlerini de kapsayan küresel hukukun özneleri ve içeriği konusunda yıllardır yeni bir anlayış için mücadele eden büyük uluslararası hareketin bir parçasıdır.
Bu, insan-merkezcilik sonrası, faydacılık sonrası ve savaş sonrası bir yaşam vizyonundan esinlenen bir ilkeler bütünüdür. Bu arada, Amerikan sisteminin mirasının ayrılmaz bir parçası olan Trump tarzı Amerika Birleşik Devletleri’nin eylemleri, en güçlünün yasasını dünya düzeninin yasası olarak yüceltmekte; hayatta kalmak için rekabeti ve beyazın, erkeğin, Amerikalının üstünlüğünü savunmakta; göçmenleri sınır dışı ederek Grönland ve Panama’nın kaynaklarına el koymak ve Kanada’yı ilhak etmek istemekte; Amerika’nın ve liderinin dünyadaki hiçbir otorite veya güce saygı duymaması veya itaat etmemesi gerektiğini ileri sürerek kendini küresel bir kanun kaçağı ilan etmektedir. Arjantin’deki Santa Fe Eyaleti Parlamentosu’nun kararı, yasanın, adaletin, haklarda evrensel eşitliğin, yaşam için gerekli olan küresel kamusal alanların ve Dünya’daki küresel yaşam topluluğunun yüceltilmesine odaklanan bir yaşam ve dünya kültürünü anayasallaştırmaktadır.
Bir yandan Santa Fe Küçük Federal Devleti’nin Küçük Parlamentosu’nun ve Küresel Sumud Filosu’nun Büyük Kültür ve Medeniyeti ile diğer yandan egemen Büyük Amerika’nın ve onun Büyük Lideri’nin Sefil Yırtıcı Barbarlığı arasındaki fark muazzamdır. Farklılık ayrıca Büyük Amerika’nın tabi müttefiklerini, özellikle egemenlik tanrısına (” Sadece en güçlüler hayatta kalır “), faydacılık tanrılarına (” Her şey bir metadır “, ” Hayatın değeri onun bedelidir “, ” Böyle bir toplum yoktur, sadece pazar “, ” Yardım Değil, Ticaret “, ” Su Mavi Altındır “), rekabet tanrısına (” Rekabet Zorunluluğu “, ” Rekabet Yoksa Gelecek Yok “), ırkçılık ve sınıfçılık tanrılarına ( ” Sizi burada istemiyoruz “, ” Dışarıda kalın ” , ” Önce Amerika “, ” Önce Britanya ” , “Fransa’ya Git” , ” Prima gli Italiani”) ve savaş tanrısına (“Barış İçin Savaş”!!!) inancı paylaşan Avrupa ülkelerini de ilgilendiriyor.
Mevcut karanlık yol, Küresel Sumud Filosu ve Arjantin’deki Santa Fé Eyalet Parlamentosu gibi irili ufaklı birçok kıvılcımla süpürülecektir.
Riccardo Petrella
Siyaset ve Sosyal Bilimler alanında doktora derecesine ve sekiz üniversiteden fahri doktora unvanına sahiptir: İsveç, Danimarka, Belçika (x2), Kanada, Fransa (x2) ve Arjantin. Louvain Katolik Üniversitesi (Belçika) Fahri Profesörü; Brüksel’deki Avrupa Su Politikaları Araştırma Enstitüsü (IERPE) Başkanı (www.ierpe.eu). Anvers (Belçika) ve Sezano’da (VR-İtalya) faaliyet gösteren kâr amacı gütmeyen bir dernek olan “Ortak Fayda Üniversitesi” (UBC) Başkanı. 1978-1994 yılları arasında Brüksel’deki Avrupa Topluluğu Komisyonu’nda Bilim ve Teknolojide Tahmin ve Değerlendirme FAST departmanının başkanlığını yapmış ve 2005-2006 yıllarında Puglia Bölgesi Su Kemeri Başkanlığı’nı (İtalya) yürütmüştür. Ekonomi ve ortak faydalar üzerine çok sayıda kitabın yazarıdır.
Kaynak: pressenza.com
*investigaction.net
